Enerji yatırımlarında en büyük pay altyapıya gidiyor

Enerji yatırımlarında en büyük pay altyapıya gidiyor. Frost & Sullivan Türkiye enerji sektörü analistleri Özge Özeke ve Irmak Giray, Türkiye’de dağıtım şebekelerinde yaşanan gelişmeleri, tamamlanan ikinci yatırım dönemi ile üçüncü yatırım dönemi kapsamında değerlendirdi.

Dünyanın önde gelen araştırma ve danışmanlık kuruluşlarından Frost & Sullivan’ın enerji sektörü analistlerinden Özge Özeke ve Irmak Giray, 2008 yılında başlayan özelleştirmelerin 2011-2015 ikinci yatırım dönemini de kapsayan uzun bir sürede tamamlanmış olmasının dağıtım bölgelerinin yaptıkları yatırımlar ve yatırım hızları açısından farklıklara yol açtığını, aynı zamanda yapılan yatırımların bölgelerin abone profillerindeki coğrafi, iklimsel ve şehirleşme düzeyindeki farklılıklara göre çeşitlendiğini de belirtiyorlar.

Ancak analistler, ikinci yatırım döneminden üçüncü yatırım dönemine, yüzde 97’lik bir artışla 9 milyon TL’den 17.800 milyon TL’ye çıkarılmış olan Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu (EPDK)’nın onayladığı yatırım bütçeleriyle üçüncü yatırım döneminde yatırımların daha sistematik bir şekilde gerçekleşeceğini söylemenin mümkün olacağını kaydediyorlar.

En büyük yatırım harcaması yüzde 78.6 ile altyapıya

İkinci yatırım döneminde olduğu gibi yatırım bütçeleri içinde altyapı yatırımları yüzde 78.6’lık payla en önemli ve büyük yatırım harcama kalemi olmaya devam edecek. Altyapı yatırımını yüzde 15.7 ile lisanslama ve kamulaştırma konusunda yapılacak olan harcamalara ilişkin kalem takip ederken, akıllı şebeke yatırımlarının temelini oluşturan ve şebekenin sürekli izlenmesi, kontrol edilmesi ve haberleşmesine yönelik bilgi teknolojilerinin içinde yer aldığı şebeke işletim yatırımları yüzde 5’le sınırlandırılmış bulunuyor.

Analistler, üçüncü yatırım döneminde de dağıtım bölgelerinin şebeke altyapılarının iyileştirilmesine ağırlık verildiğini, ancak bu dönemde teknolojik yatırımların daha sistematik ve planlı gerçekleşmesini beklediklerini belirtiyorlar. Bu dönemde bölgeler arasındaki altyapı farklarının giderilerek bir standart sağlanması bekleniyor. Bununla birlikte analistler, ikinci yatırım dönemini kapsayan dönemde (2011-2015) SCADA (Merkezi Denetleme Kontrol ve Veri Toplama Sistemi), DMS (Dağıtım Yönetim Sistemi), GIS (Coğrafi Bilgi Sistemi) ve AMRS (Otomatik Sayaç Okuma Sistemi) gibi yatırımlarda da bölgeler arasında doğal olarak farklılıklar olduğunu kaydediyor. Analistler, belli seviyeye gelen bazı bölge sahibi şirketlerin, bu sistemlerin kapsam alanının genişletilmesi, iyileştirilmesi, farklı modüllerin eklenmesi ve entegre edilmesi yönünde çalışmalarına devam edeceklerini söylüyor. Üçüncü yatırım döneminin diğer bölgeler için de söz konusu kurulumlara başlayacakları bir dönem olacağını kaydeden analistler, sistemlerin, kayıp ve kaçağın düşürülmesi, abonelerin ödeme alışkanlıklarının kontrol edilmesi, operasyonel maliyetlerin düşürülmesi ve dağıtım şirketlerinin varlıklarının korunması açısından oldukça önem taşıdığına vurgu yapıyor.

Kayıp ve kaçak oranları azaltılacak

Frost & Sullivan sektör analistleri Özeke ve Giray, dağıtım şebekelerinde bölgeler bazında yaşanan gelişmeler hakkında şunları söylüyor: “Bölgeler ihtiyaçlarına göre önceliklerini belirliyor. Örneğin bazı bölgelerde hala çok yüksek olan kayıp ve kaçak oranı, yatırım yaparken önceliği bu oranın düşürülmesine yönelik çözümlere kaydırıyor. Dolayısıyla akıllı sayaç harcamaları belli bölgelerde çok daha yüksek oranda yapılıyor olacak. Üçüncü yatırım döneminde şirketlerin önemli hedeflerinden biri entegre, sistemlerin birbirleriyle iletişim içinde oldukları bir yapı ortaya koymaya dayanıyor. Diğer yandan, artan yenilenebilir enerji yatırımları kesintili bir güç kaynağı olması açısından şebekeye öngörülemeyen yük getiriyor. Özellikle İç Anadolu ve Güneydeki dağıtım bölgelerinde daha yüksek oranda yapılmakta olan lisanstan muaf, özellikle güneş enerjisi temelli küçük ölçekli enerji üretim yatırımları da dağıtım şirketlerinin yatırımlarını şekillendirirken, yönünü belirleyecek bir diğer önemli faktör.”

Dünya