Avcı Architects’ten sürdürülebilir ofis tasarımı
Türkiye ve dünyanın birçok farklı ülkesinde, tasarım yaklaşımında sürdürülebilirlik esaslarını temel alarak, başarılı projeler üreten Avcı Architects’in INC Research için tasarladığı office fit-out projesi, kullanıcıların ihtiyaçlarına cevap verebilen, mekanın ve malzemenin doğasına saygı duyan çağdaş tasarım anlayışıyla fark yaratıyor.
Modern çalışma mekanları üzerine yaptığı araştırmalarıyla dikkat çeken ve bu yönde nitelikli projeler üreten Avcı Architects’in uluslararası medikal araştırma şirketi INC Research için tasarladığı İstanbul Merkez Ofisi, çalışanların gün ışığından en üst düzeyde yararlanması üzerine geliştirilen açık planlı ofis şemasıyla ve doğal malzeme seçimleriyle dikkat çekiyor. Kullanıcı koşullarının önemsendiği, mekanın ve malzemenin doğasına saygı duyan, çağdaş ve sürdürülebilir bir tasarım anlayışıyla tasarlanan 450 m² büyüklüğe sahip INC Research İstanbul Merkez Ofisi, Avcı Architects projelerindeki sürdürülebilirlik yaklaşımını destekleyerek, INC Research’ün kurumsal kimliğini de optimum değerde yansıtmasını sağlıyor.
Çağdaş ve sürdürülebilir bir tasarım anlayışı…
Avcı Architects, INC Research İstanbul Merkez Ofisi’nde ana fonksiyonu açık ofisler olarak belirlemiş ve gün ışığından maksimum derecede faydalanabilmek için de açık ofisleri ve yönetici ofislerini mekanın çeperlerinde konumlandırmış. Teknik hacimler, baskı odaları ve mutfak gibi yardımcı fonksiyonlar da mekanın iç kısımlarına yerleştirilmiş. Avcı Architects’in bu tutumu daha iyi çalışma performansına olanak tanırken, aynı zamanda mekanın kimliğinin oluşmasındaki temel etkenlerden birisi olmuş. Açık ofisler zeminde ve tavanda malzeme geçişleriyle ayrıştırılmış, mekanda ferahlık ve genişlik hissi yaratacak şekilde kesintisiz olarak düzenlenmiş. Mevcut binanın betonarme kaset sistemden meydana gelen tavanı doğal görünümüyle bırakılırken, aydınlatma elemanları da bu kasetlerin arasına homojen bir şekilde yerleştirilmiş. Avcı Architects, açık tavan ve yine açık bırakılan kolon uygulamalarıyla, yani tüm brüt beton yüzeylerle mekanın ve malzemenin doğasına saygı hassasiyeti gözetmeye çalışmış.
INC Research İstanbul Merkez Ofisi’nin giriş hacminden bağlanan ana koridor aksı, mekanın omurgasını oluşturacak şekilde kurgulanmış. Koridorun bir tarafı sürekliliği olan bir duvar yüzeyi, diğer tarafı ise resepsiyon alanı ve açık ofislerle sınırlanmış. Bu omurgayı tarifleyen ana duvar, mekansal ve kurgusal kimliği bağdaştıran ve yansıtan bir yüzey olarak ele alınmış. Mevcutta var olan brüt beton duvar yüzeylere, Avcı Architects‘in Experiential Graphic Design departmanı tarafından bütüncül bir anlayışla tasarlanan grafikler, uygulama aşamasında Boyalıeller Grafiti ekibiyle işbirliği içerisinde yapılarak, kurumsal kimlik ve mekansal bütünlük en iyi şekilde yansıtılmış.
Malzeme, renk ve grafik öğelerin uyumu…
Avcı Architects, INC Research İstanbul Merkez Ofisi’nin proje sürecinde mekana bütüncül bir bakış açısıyla yaklaşmış ve fonksiyonların birbiriyle olan ilişkilerinin mekanla olan bağını ön plana çıkarmak için bazı malzeme, renk ve grafik tasarım öğelerinden faydalanmış. Açık ofisin uç kısımlarda yer alan kapalı ofisleri, yönetici odalarını, toplantı odasını ve telekonferans odalarını ayıran bölücü sistemlerde, cam ve antrasit renkli metal yüzeyler yer almış. Bu durum kapalı ofislerden, açık ofisin ve mekanın tümünün netlikle algılanmasına olanak sağlamış. Kapalı ofislerde ağırlıkla beyaz ve antrasit gibi nötr renkler brüt beton yüzeylerle birlikte kullanılmış. Ana giriş kapısının karşısında konumlandırılan resepsiyon alanı, açık ofislerle görsel algıyı kesmeyecek şekilde belirli bir grafik düzende tasarlanmış boyalı metal profillerden oluşan bölücü bir sistemle ayrılmış. Hacmin arka sınırlandırıcı duvarında ise kurumsal kimliği yansıtacak farklı bir grafik yüzey oluşturulmuş.
Hem mekansal organizasyonu, hem de fonksiyonların mekanla olan ilişkisinin görselleştirilmesi bakımından günümüz çağdaş çalışma mekanlarına iyi bir örnek teşkil eden INC Research İstanbul Merkez Ofisi, Avcı Architects’in sürdürülebilirlikle ilgili yaklaşımlarının bir iç mimari projeye başarıyla aktarıldığı nitelikli örneklerden biri olma özelliğini taşıyor.
SELÇUK AVCI KİMDİR?
1961 yılında doğan Selçuk Avcı, Avcı Architects kurucusu, Londra ve İstanbul’da yerleşik olan URBANISTA Gayrimenkul Danışmanlık Şirketi’nin kurucu ortağı ve ÇEDBİK Yönetim Kurumu Eski Başkan Yardımcısı’dır. 1989 yılında kendisine ait ilk özel şirketi Londra’da Avcı Jurca Architects adı altında kurdu ve sonrasında Londra, İstanbul, Budapeşte ve Belgrad’da yerleşik olan multidisipliner bir tasarım öncüsü stüdyoya dönüştürdü. Konut sektörü, ticari sektör, ofisler, perakende, sanat, spor, hava alanı tasarımı, sağlık hizmetleri ve yüksek eğitim kurumları alanlarına yönelik çok çeşitli programların tasarım ve idaresinde birçok kişisel deneyime sahiptir.
Yürüttüğü uygulamalar uluslararası ve ulusal birçok ödül kazanmış ve çalışmaları birçok dergide yayınlanmıştır. Bunlardan en dikkate değer olanı şirketi Avcı Architects’in “İngiltere’nin 50 En İyi Genç Şirketi Rehberi”nde yer almasıdır. Avcı’nın tasarım direktörü olarak 1989 yılında Avrupa Birliği Enerji Tasarruflu Mimari Yarışması’nda ilk birincilik ödülünü kazanmış ve Londra’da Energy Conscious Design Architects tasarım direktörü iken yaptığı projeler ile 1998 yılında RIBA Bölgesel Ödülü’nü almıştır. Avcı Architects tarafından projelendirilen Ankara’daki Türkiye Müteahhitler Birliği Binası Londra’da Building Magazine tarafından “En İyi Uluslararası Proje”, 2014 Sign of the City Ödülleri’nde ise “En İyi Mimari Proje” seçildi. Türkiye Müteahhitler Birliği Binası aynı zamanda 11.Türk Serbest Mimarlar Derneği (TSMD) Mimarlık Ödülleri’nde “Yapı Ödülü” ve sürdürülebilirlik nitelikleriyle de LEED Platinum Sertifikası almaya hak kazandı.