İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin, “300 Günde 300 Proje” maratonu kapsamında hizmete aldığı “İstanbul Yenileniyor Güçlendirme Projesi”, CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu ve İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun katılımlarıyla tanıtıldı. Tanıtım toplantısında, sırasıyla KİPTAŞ Genel Müdürü Ali Kurt ve İmamoğlu birer konuşma yaptı.
“Geliştirdiğimiz bu tarama yöntemiyle, gerçekten çok önemli bir aşamayı hayata geçirdiğimizi düşünüyorum” diyen İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, başta hükümet olmak üzere, konunun tüm paydaşlarının iş birliğine ihtiyaç olduğuna vurgu yaptı. İmamoğlu, “Kalan zaman dilimi içerisinde, söylemin her daim ‘Sayın Cumhurbaşkanı’nın tensipleriyle. Sayın Cumhurbaşkanı’nın takdiriyle. Sayın Cumhurbaşkanı’nın oluruyla’ değil; bilimin gösterdiği ışıkla, tekniğin öngördüğü modelle, insanlarımızın kabulüyle, finansal iş birliğimizle yol yürüyoruz. Bu anlayışa 14 Mayıs’tan sonra hızlıca harekete geçip, yol alacağız arkadaşlar. Bu işin başka bir yolu, yöntemi yok. Depreme karşı yarışıyoruz. Depreme hazırlık konusunda sorumluluk hisseden, bilimsel, pratik çalışan, liyakate önem veren, halkın bütçesine gözü gibi bakan bir yönetimi ülkemizin başına getirmek zorundayız” dedi.
KİPTAŞ Genel Müdürü Ali Kurt törende yaptığı konuşmada İstanbul Yenileniyor, KİPTAŞ ve güçlendirme hizmeti hakkında bilgiler verdi. Kurt; “Yaşadığımız bu büyük acıdan çok önce, görevdeki ilk günümüzden beri bizim 1. önceliğimiz olası İstanbul depremiydi. Ve hep ülkenin geleceği için riskli yapıların yenilenmesi tercih değil zorunluluktur dedik! Bu kapsamda; geçmişte yapılan yanlış uygulamalardan ötürü kafası karışık olan vatandaşlarımıza gerçekçi, sürdürülebilir ve şeffaf bir süreç yönetimiyle çözüm üretebilmek adına İstanbul Yenileniyor sistemini hayata geçirdik. Amacımız vatandaşımızın hiç bir aracıya gerek kalmadan şeffaf bir şekilde başvurularını yapabilmesi anahtar teslimine kadar süreçlerini takip etmesiydi. Binlerce başvuru aldık, uzlaştığımız onlarca yapıyı yıktık, temeller attık.” dedi.
KİPTAŞ Genel Müdürü Kurt daha sonra İstanbul Yenileniyor sistemine dair rakamlar paylaştı. Kurt; “Bu güne kadar 8 ilçe 11 farklı bölgede 1.661 riskli bağımsız birime çözüm üreterek 7.000 den fazla insanımızın hayatını kurtardık. Az gibi görünen bu rakama 3.5 yıllık yönetim süremizde ulaştık. KİPTAŞ tarihinin toplamda en çok riskli yapıya çözüm üreten yönetimi olduk. Yakın zamanda 7 ilçede 2.600 kişinin yaşadığı 611 riskli yapının daha yıkım süreçlerini tamamlayıp yapım süreçlerine başlayacağız.” dedi.
Kurt sözlerine şöyle devam etti; “416 bin bağımsız birimde yaşayan 1 milyon 650 binden fazla insanımız bize diyor ki biz yenileme bedelini ödeyerek yapılarımızı yenilemek istiyoruz. Yapacak çok iş var. Zaman az ve maliyetler hiç olmadığı kadar hızla artıyor. Biz bu sistemi açtığımızda inşaat maliyeti m2 başına 2.000 TL idi, şu anda bunun sekiz katı – tam sekiz katı! 16.000 TL. Ve üzülerek söylüyorum daha da artacak. Maliyetlerdeki bu korkunç artış nedeniyle istediğimiz hızda ilerleyemiyoruz. Bakın bize başvuran yaklaşık bir milyon 600 bin kişi var.” dedi.
Kurt; “Binaların ayakta kalmasını sağlayacak, can kaybını engelleyecek alternatif bir çözümü yine İstanbul yenileniyor çatısı altında sunuyoruz. Bugün itibarıyla KİPTAŞ koordinasyonunda üniversite iş birlikleri ile mühendislik olarak elverişli yapıların güçlendirilmesi için bir adım atıyoruz. İBB hızlı tarama testinde yapısı riskli çıkan, ruhsata tabi olan ve hak sahiplerinin %100 uzlaştığı konutlarda, vatandaşlarımız maliyet fiyatı üzerinden güçlendirme hizmetini İstanbul Yenileniyor çatısı altında sunacağız. Başvuru süreci vatandaşlarımız için son derece basit olarak işleyecek. İlk başta hızlı taramada “e” sınıfı kategorisinde riskli çıkan yani güçlendirilebilecek en acil yapılara hizmet sunmaya başlayacağız. İlk etapta hızlı tarama sonucu riskli çıkan 7 bin yapının güçlendirme hizmetinden faydalanmasını hedefliyoruz. Süreç içerisinde kapsamımızı genişleteceğiz. Vatandaşlar sisteme başvurduktan sonra gerekli incelemeler uzman ekiplerimiz ile yapılacak. Sonra güçlendirmenin maliyeti hızlıca hazırlanacak ve vatandaşa sunulacak. Hak sahipleri maliyet üzerinde uzlaşıya vardığında da vakit kaybetmeden proje çalışması başlanacak ve bu projelerde uygulayıcılara üniversitelerimizin onayının alınmasını şart koşacağız. Yani arkamızda yine bilim ve akıl olacak.” dedi.
6 Şubat 2023’ün tüm ülke için çok mühim bir yol ayrımı olduğuna vurgu yapan İmamoğlu, “Yol ayrımı günü olmak zorundadır. O günden bu yana, hepimiz bir karar verme mecburiyetiyle de karşı karşıyayız. Ya hazırlık konusunda eskisi gibi davranacağız ya da yeni bir yola gireceğiz. 1999 depreminden bu yana, birçok konuda yol ayrımı diye tariflediğimiz süreçlerde ne yazık ki işin hakkını veremedik. Verseydik, 11 ilimizi etkileyen depremde on binlerce insanımızı, canımızı yitirmezdik. Bu çok net. Bu içimizi yakıyor, yaksın. Acısı ve incitici tarafı, yakıcı tarafı, bizim gibi sorumlu insanların içinden hiç çıkmasın. Çıktığı an, yine eskisi gibi ihmallerle karşı karşıya kalırız. O bakımdan vereceğimiz karar, var olmayla yok olma arasındadır. Bu kadar nettir, bu kadar katıdır, sıkıntılıdır, prensipli olmak zorundadır. İşin ciddiyetini hala kavrayamayan, bu konuyu hala siyasi bir rant imkanı bir seçim malzemesi olarak gören kim var ise, bilsin ki yeni felaketlerin ve yeni ihmallerin yolunu açıyor. Bilimin önerdiği somut çözümler etrafında birleşmek ve mutlaka hızlanmak zorundayız. Zaman kaybedemeyiz. Boş sözleri, uzun lafı bir kenara bırakıp icracı, yatırımcı ve pratik olmak zorundayız. İş birliği içerisinde olmak zorundayız. Kıyıda, kenarda, köşede kalacak sorumluluk sahibi hiçbir kişi ve kurum olamaz” dedi.
Bünyesinde birçok üniversitemizi barındıran Türkiye Deprem Vakfı’yla iş birliği protokolü imzalamak konusunda mutabakat sağladıklarını dile getiren KİPTAŞ Genel Müdürü Ali Kurt, sözlerine şöyle devam etti;
“Bu zor günlerden her anlamda güçlenerek çıkmak için biz çalışmaya devam ediyoruz. Hızlı yol almak için ise çözüm odaklı olmaya, işbirliğine ve bilime inanıyoruz. Bugüne kadar en fazla riskli yapıya çözüm üreten yönetim olarak her gün yaptıklarımızın üzerine koymaya, süreci geliştirmeye de devam edeceğiz. Bu projenin etkin ve verimli bir şekilde işlemesine destek verecek herkese şimdiden teşekkür ediyorum.”
İBB olarak, göreve geldikleri ilk günlerden bu yana deprem ve kentsel dönüşüm konusunda yaptıkları çalışmalardan örnekler veren İmamoğlu, şunları söyledi:
“Bizim için en ön safta, en öncü konunun deprem olduğunu İstanbul halkıyla paylaşmıştık. Afet odaklı kentsel dönüşüm çalışmaları bu alanlardan biridir. Ve bugün, bu konumda gerçekten mühim bir adımı hep birlikte atıyoruz. Elverişli yapıların KİPTAŞ koordinasyonunda ve üniversitelerle, bilim insanlarıyla, teknik insanlarla iş birliği içerisinde güçlendirilmesine hep birlikte başlıyoruz. Artık hızlı tarama testinde riskli çıkan yapılar için hemşerilerimiz, ‘İstanbul Yenileniyor’ platformuna güçlendirme talebinde bulundurma bulunmak üzere başvurabilecekler. Böylece depreme hazırlık konusunda, ekonomik ve hızlı bir seçenek daha sunmuş oluyoruz. Bu işin öncülüğünü yapmak zorundayız. Üniversiteler tarafından onaylanan, en uygun ve ekonomik güçlendirme projelerinin KİPTAŞ gözetiminde uygulanacağı bir güçlendirme sistemini hayata geçiriyoruz. Mevzuat ve statik açıdan güçlendirilmesi uygun yapıların, günümüz teknolojisi ve koşullarında hibrit yöntemlerle güçlendirilmesini amaçlayan bu sistem, KİPTAŞ’ın koordinasyonunda, üniversitelerle iş birliği içerisinde yürütülecek. Her anında teknik, bilim, uygulama, bütün unsurlarıyla bir araya gelecek.”
Güçlendirme çalışmalarına, İBB’nin hızlı tarama sistemiyle depreme karşı yüksek riskli olduğu tespit edilen E sınıfı yapılardan başlanacağı bilgisini paylaşan İmamoğlu, “İlerleyen dönemlerde elbette bu kapsamı genişletmek istiyoruz. Ancak takdir edersiniz ki, güçlendirmenin mümkün olduğu en riskli binalarda başlamak bizim için önemli. Hızlı tarama testinde E sınıfı olarak belirlenmiş yapılan hak sahipleri, mutlaka aralarında uzlaşmak zorunda. Uzlaşarak, bizim sistemimize başvuru yapabilecekler. Başvuru yapabilecekleri yer, ‘istanbulyenileniyor.com’ sitesi” şeklinde konuştu. Yüzde 100 uzlaşı zorunluluğunun kanun gereği olduğuna dikkat çeken İmamoğlu, “Bu unsurun yerine gelmesi için, bir başka şey gerekiyor. İnsanlarımızın ‘ama’sız, ‘fakat’sız bu işe niyetini koymak zorunda olması meselesi” dedi. Son yaşanan depremlerin, bireysel çıkarları öne çıkarma konusunda dersler barındırdığını vurgulayan İmamoğlu, “Hangi fedakarlıklar var ise yaparak, bu sürece dahil olmaları gerektiğini kendilerine mutlaka hissettirmeleri, komşularıyla bir araya geldiklerinde birbirlerini bu anlamda ikna etmeyi başarmaları lazım. O bakımdan bu tür uzlaşma masalarında mali çıkar, maddi çıkar, fitne, fesat işlerini bir kenara koyacaklar. Canlarını kurtarmak için bu yolculuğa çıkmak zorunda olduklarını unutmayacaklar” ifadelerini kullandı.
İmamoğlu, güçlendirme sürecinin nasıl ilerleyeceğini şu sözlerle dile getirdi:
“Ruhsat ve yapı kayıt belgesi gibi birçok hususun, ruhsat belgeleriyle birlikte var olduğu bir sistemle hayata geçirilen bu süreç başlayacak, vatandaşlarla proje firmaları bir araya getirilecek, üniversite tarafından onaylanan projeler doğrultusunda bir maliyet sunulacak. Maliyeti kabul etmeleri halinde hak sahipleri, uygulama firmasıyla bir araya getirilecek. Sözleşmeler yapılıp, süreç başlayacak. KİPTAŞ, bütün bu sürecin takibini, düzenleyiciliğini denetleyiciliğini sürdürecek. Başından sonuna kadar vatandaşına güvence sağlayacak. Kurduğumuz güçlendirme sistemiyle birlikte, 2007 yılında yasallaşan güçlendirme sisteminin yaygınlaştırılmasına ve güvenilir uygulamaların sayısının arttırılmasına da ciddi bir katkı sağlamış olacağız. Amacımız, güçlendirme teknolojisinden mümkün olan tüm yapıların faydalanmasına katkı sağlayarak, olası bir deprem öncesi İstanbul’u mümkün olduğu kadar dayanıklı hale getirip, insanlarımızın hayatını güvence altına almak. Bu konuda zaman kazanmak demek, emin olun ki hayat kazanmak demektir. O nedenle herkesi, duyarlı olmaya ve aktif davranmaya davet ediyorum.”
Sistemin sadece İstanbul’da değil, Türkiye genelinde de uygulanabilecek bilimsel, pratik ve etkili bir model olduğunun altını çizen İmamoğlu, “Biz, bir deprem ülkesinde yaşadığımızı unutmayacağız. O nedenle yalnız İstanbulluları değil, bu yaptığımız uygulamaların bütün vatandaşlarımızı, ülkemizin her noktasını depreme hazırlık noktasında aktif ve duyarlı olmaya davet ettiğimi tekrar ifade edeyim. Meselenin, sadece İstanbul meselesi olmadığını, 14 milyona yakın insanımızı, 11 şehirde etkileyen depremde kaybettiğimiz canlarla gördük. Elbette İstanbul başka bir boyut. İstanbul’da yaşayacağımız böylesi bir depreme hazırlıksız yakalandığımız anda, ne yazık ki ekonomik anlamda bir diz çökme süreci yaşayabilir. Milletimize biz bunu yaşatmayacağız. Bu, bir milli güvenlik sorunu haline gelebilir. Milletimize bunu asla yaşatmayacağız. Bir an önce yola çıkmak zorundayız. Vatandaşlar kendi sorunlarını ne kadar sahip çıkarsa, yöneticiler bu sürece ancak o kadar sahip çıkabilir” ifadelerini kullandı.
Hızlı tarama sistemini, şu anda cezaevinde tutulan önceki Deprem Risk Yönetimi ve Kentsel İyileştirme Dairesi Başkanı Tayfun Kahraman’ın kendisine önerdiğini hatırlatan İmamoğlu, bu kapsamdaki çalışmaların 2020 yılından beri sürdüğüne dikkat çekti. “100 bin yapıya gittiğimizde, 70 bin yapının bizi kabul etmediğinin altını çizelim. Bakın 2000 yılı öncesi yapılmış binalardan bahsediyorum. Ve 100 binanın 70’inin bizi evine kabul etmediğini söylüyorum. Hep ne söyledim? Bu mücadele bütüncül bir mücadeledir. Bu mücadelenin sorumlusu tek başına hükümet de olamaz. Ama organize etme sorumluluğu en yüksek kurum, hükümettir. Tek başına Büyükşehir Belediyesi de olamaz. İlçe belediyeleri de olamaz. Hep birlikte hareket etmeyi başarabilmemiz, bunu İstanbul gibi bir yerde kurumsallaştırmamız şarttır. Bunun adı ister İstanbul Deprem Konseyi olsun, ister İstanbul Deprem Kurulu olsun; bütün bileşenleriyle hükümeti, merkezi idareyi, yerel yönetimleri, büyükşehirleri, ilçeleri, akademik kadroları, yapı sektörlerini, finans sektörlerini, sivil toplum katmanlarını, iş dünyasını bir araya getirip, hızlı karar alan bir mekanizmayı hayata geçirmekten bahsediyorum. İşte bunun en önde duran paydaşlarından birisi de halkımız. Halkımız bu işe olur verip, el uzatmadığı takdirde, zorluklarımız çok büyüktür” uyarılarında bulundu.
Var olan çalışmaları yoğunlaştırıp, yeni uygulamalar başlatmaya devam edeceklerini kaydeden İmamoğlu, şöyle konuştu:
“Geliştirdiğimiz bu tarama yöntemiyle, gerçekten çok önemli bir aşamayı hayata geçirdiğimizi düşünüyorum. Ama tek başına bizim bunu yapmamızın gerçekten yeterli olmayacağını da ifade edelim. Bunu hükümetin, kurumlarımızın mutlaka dikkate alıp, gerekli düzenlemeleri ve finansmanı, özellikle yerel yönetimin finansman katkısını da sağlayarak, bunun yaptırılmasına büyük bir iş birliği şart. Tabii kalan zaman dilimi içerisinde, söylemin her daim ‘Sayın Cumhurbaşkanı’nın tensipleriyle. Sayın Cumhurbaşkanı’nın takdiriyle. Sayın Cumhurbaşkanı’nın oluruyla’ değil, biz diyoruz ki; bilimin gösterdiği ışıkla, tekniğin öngördüğü modelle, insanlarımızın kabulüyle, finansal iş birliğimizle yol yürüyoruz. Bu anlayışa 14 Mayıs’tan sonra hızlıca harekete geçip, yol alacağız arkadaşlar. Bu işin başka bir yolu, yöntemi yok. Depreme karşı yarışıyoruz. Lütfen tüm yurttaşlarımızdan, hangi kulvarda kendine sorumluluk düşüyorsa, rica ediyorum Türkiye’yi hızlandıralım. Depreme hazırlık konusunda sorumluluk hisseden, bilimsel, pratik çalışan, liyakate önem veren, halkın bütçesine gözü gibi bakan bir yönetimi ülkemizin başına getirmek zorundayız. İstanbul hızlansın, Türkiye bu konuda çok hızlansın. Acelemiz var. Depreme karşı başlattığımız bu yarışı, yok olmayla var olma arasında bu savaşı kazanmanın başka yolu yok. Hep birlikte hızlanmak zorundayız. Onun için 14 Mayıs’ta bu ülkeyi hızlandıracak bir yönetimi iş başına getirmek zorundayız. İstanbul Büyükşehir Belediyesi KİPTAŞ Güçlendirme Sistemi’nden yararlanmak isteyen tüm İstanbulluları hızlı harekete geçmeye davet ediyor ve mutlaka başvurularını yapıp, kendi aralarında uzlaşı zeminini toparlayıp, tamamlayıp bizimle irtibata geçmelerini buradan çağrı olarak yapıyorum.”
Konuşmaların ardından Kaftancıoğlu, İmamoğlu, CHP milletvekilleri Turan Aydoğan, Emine Gülizar Emecan, Gökan Zeybek, Sarıyer Belediye Başkanı Şükrü Genç, Şişli Belediye Başkanı Muammer Keskin ve Büyükçekmece Belediye Başkanı Hasan Akgün’ün katılımlarıyla anı fotoğrafı çekildi.
kiptas.istanbul
#LuxeraBahçePort #LuxeraGYO #İstanbulHavalimanı
#ZiraatKuleleleri #Kalyonİnşaat #AutodeskDesignMakeAwards2024
#BabacanMeridian #BabacanYapı #Beşiktaş
#ÇEDBİK #YeşilBinalarZirvesi