Yassıada tarihi
Yassıada tarihi içinde neler var? Yassıada’nın tarihçesi nedir? Yassıada’da neler oldu? Yassıada’da neler olacak? Yassıada daha önce nasıl bir yerdi? Yassıada’nın tarihteki yeri nedir? Yassıada’nın önemi nedir? İşte detaylarıyla Yassıada tarihi…
Yassıada tarihi hangi olayları barındırıyor? Yassıada’da neler oldu? Yassıada projesinin tarihçesi nedir? Yassıada tarihinde neler var? İşte Yassıada tarihçesi…
Yassıada 2011’de önce Kültür ve Turizm Bakanlığı’na devredilen Yassıada ile Sivriada, ardından Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) iştiraklerinden Gümrük ve Turizm İşletmeleri Ticaret A.Ş.’ye devredildi. Bakanlık tarafından yatırım izni verilen adalara, geçtiğimiz 6 Mayıs’ta inşaat ruhsatı çıkarıldı.
YASSIADA NEREDE? ÖĞRENMEK İÇİN TIKLAYIN!
TOBB tarafından yap, işlet, devret modeli ile yapılacak projenin 103 bin 700 metrekare büyüklüğünde olması planlanıyor. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın verdiği turizm yetki belgesi ile Yassıada’ya müze ile 4 yıldızlı otel inşa edilecek. Proje kapsamında ayrıca eski Başbakanlardan Adnan Menderes’in hatırasını yaşatmak için bir de uluslararası kongre merkezi inşa edilecek. 200 milyon Euroluk yatırım planlanan projede yat limanı ve helikopter pisti de yer alacak. TOBB tarafından 30 yıl boyunca işletilecek tesisler, sonrasında Kültür ve Turizm Bakanlığı’na devredilecek. Yassıada proje yatırımına, Sivriada ise sadece turizm yatırımına açılacak.
DOĞU ROMA’NIN SÜRGÜN ADASIYDI
Yassıada Doğu Roma İmparatorluğu döneminde sürgün yeri olarak kullanılıyordu. Bizans İmparatoru Theofilos adaya Platea Manastırını yaptırdı ancak adanın kaderi değişmedi. Sürgün Patrik İgnatios’un da kaldığı adada, kilisenin altındaki dehlizler uzun süre zindan olarak kullanıldı. Yassıada 12. yüzyılda Latinlerin ve 15. yüzyıl’da Rusların istilasına uğradı. İstanbul’un fethinin ardından uzun süre adayla ilgilenen olmadı. 1859’da İngiltere’nin İstanbul sefiri Sir Henry Bulwer, Sultan Abdülmecit’in onayıyla adayı satın aldı. İngiliz sefir sahilde burçları olan kaleye benzer bir bina ile adanın ortasına şato büyüklüğünde bir köşk inşa ettirdi. Ancak İngiliz sefirin ada tutkusu birkaç yıl içinde bitti. Adayı Londra’da Times Gazetesi’ne verdiği ilanla satışa çıkarttı. Osmanlı hükümetinin devreye girmesiyle adayı Mısır Hidiv’i İsmail Paşa satın aldı. Ancak paşanın da ada tutkusu çok uzun sürmedi. Ada uzun süre kaderine terk edildi.
Adayı 1947’de Deniz Kuvvetleri satın aldı. Sir Bulwer’in köşkünü muhafaza eden Deniz Kuvvetleri subay ve erler için yüksek katlı lojmanlar, spor sahası, buz deposu, yemekhane ve silahlık gibi yeni binalar inşa ettirdi. Ada 1952 yılında eğitim hizmetlerine açıldı. 27 Mayıs 1960’da gerçekleşen darbenin ardından Yassıada’daki spor salonu mahkemeye çevrildi. Davaya bakan hâkim ve savcılar kaldıkları Heybeliada’daki otelden her gün bir gemi ile adaya gidip geldi. Yassıada Yargılamaları bittikten sonra, ada yeniden Deniz Kuvvetlerine teslim edilmiş ve buradaki eğitim faaliyetleri 1978’e kadar sürmüştür.
Deniz kuvvetleri de burayı boşalttıktan sonra adanın ıssız günleri tekrar başlamıştır. 1993’te İstanbul Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi için uygun bir çalışma yeri olarak görüldüğünden enstitü buraya taşındı. Günde iki kez şehir hatları vapurları hoca ve öğrencileri getirip götürmesine rağmen, uzaklık, gerekli ihtiyaçların karşılanmasını zorlaştırdığı için Fakülte 1995’te adayı terk etti.