Ölmeden önce görmeniz gereken şehir!
Yok!.. Siz değil… ‘O şehir ölmeden önce’ mutlaka gidin görün!.. Hani hep yapıyorsunuz ya; tur otobüslerine doluşup konu komşu, iş arkadaşları… Haftanın bir gününü sabahtan akşama kadar orada geçiriyorsunuz. Mutlu ve mesut fotoğraflar paylaşıyorsunuz…
“Anadolu bozkırında açan bir gül” diyorsunuz altına… Veya;
“Türkiye’den önce Avrupa’ya girmiş şehir”
“Havası soğuk, suları sıcak”
“Ya bu haftasonu Viyana’yı, Amsterdam’ı gezdim hem de pasaportsuz!”
Diyorsunuz ya…
Hah işte o şehir ölmeden önce bir daha gidin görün. Görmeyen arkadaşınız, komşunuz, yakınınız varsa mutlaka götürün.
***
Hani İstanbul’da ve Ankara’da pazarda artık Antalya domatesinin yerine ‘Yok mu?’ diye sorduğunuz domatesi… Eskilerin ve yenilerin damağında hoş bir tat bırakan simidi, çiböreği, haşhaşlı ekmeğin ana maddesi unu… Arpayı, yulafı… Birbirinden lezzetli mısırı, nohutu, patatesi, kuru soğanı, ay çiçeğini…
Gidin ve son kez tadın!
***
Gidin ve son kez yaşayın Eskişehir’i!
Çünkü bir şehre kıyıyorlar efendiler!
Hem de az önce saydığım –tahıl deposu İç Anadolu’nun- en zengin ve en leziz arpa, ekmeklik ve makarnalık buğday, kuru soğan, nohut, mısır, patates, ayçiçeği ve yulafın yetiştiği Alpu Ovası’na termik santral dikerek!
Sadece bunlar mı yitip gidecek Eskişehir’de?!..
Marul, ıspanak, patlıcan, domates, salatalık, biber, armut, elma, vişne, kayısı, badem, dut, karpuz, kavun ölecek!
Çayınızın şekeri, şekerpancarı çürüyecek!
Pamuk ölecek pamuk!
“Eskişehir’le pamuğun ne alakası var, sallama ey yazar?!” demeyin…
Bozdağlar’ın arasında Akdeniz iklimi var! Sarıcakaya’da… Birbirinden leziz meyveler var… Hala mis gibi kokar hepsi… Kaynak suyu var, şifalı olduğuna inanırız. Sadece Sarıcakaya’da değil şehrin göbeğinden sağlık fışkırır Eskişehir’in…
Ama o termik santral yapılınca öyle olmayacak! Eskişehir ölecek! Eskişehirliler ölecek! Yavaş yavaş ölecekler… Haa, termik santral yapıldıktan sonra ille de gidecekseniz maskelerinizi takın!
Hadi şimdi son sözü Eskişehirli Melek söylesin… Büyükşehir Belediye Başkanı Prof. Dr. Yılmaz Büyükerşen’in önce sosyal medyada videosunu paylaştığı, sonra da makamında ağırlayıp teşekkür ettiği küçük kız, herkesten daha iyi anlamış ve anlatmış termik santralin Eskişehir’e neden yapılmaması gerektiğini:
Allah rızası için yapmayın!
Yaşı küçük olan ama aklı çok büyük olan bu güzel evladımızın alnından öpüyorum! Eskişehirimiz 'Melek' gibi evlatlara sahip olduğu için geleceğe dair büyük umutlar besliyorum. İnanıyorum ki bu inanç ve kararlılık Eskişehir'e hiç bir kötülüğü yaptırmayacaktır. pic.twitter.com/KQKIwbtjDo
— Yılmaz Büyükerşen (@Y_Buyukersen) January 31, 2018
Eğer olursa gerçekten sizin de boynunuz bükük kalacak. Sadece biz etkilenmiyoruz, siz de etkileneceksiniz: Çocuklar kanserli doğacak.
Çocuklar anormal doğacak. Normal kalmayacak herkes hasta olacak. Gitcez sonra hastaneyi boylayacaz.
Siz istiyor musunuz huzursuzluğu?! O zaman biz de istemiyoruz! Kendinize yapılmasını istemediğiniz şeyi başkasına yapmayın demiş
Mevlana. Yapmayın! Yapmayın!”…
Emre Kulcanay / imarpanosu.com – YURT GAZETESİ