970X250 ARTAS BASIN2024 videolu

970x250
PlayPlay

300X250 ARTAS BASIN2024 3
970x250 final

İlber Ortaylı: Nükleer enerjiye rüzgar gülü ile cevap veremezsiniz!

Ünlü tarihçi Prof. Dr. İlber Ortaylı, katıldığı ICCI 2019 açılış konuşmasında "Enerji Tarihi ve Savaşları" başlıklı bir konuşma yaptı. Ortaylı, tarihten örneklerle enerji konusunda önemli açıklamalar yaptı... İşte detaylar...

Ünlü tarihçi ve yazar Prof. Dr. İlber Ortaylı bu yıl 25. si düzenlenen ICCI Uluslararası Enerji
ve Çevre Fuarı ve Konferansı kapsamında enerji sektörü temsilcileri ile bir araya geldi.
Özellikle Kuzey Kıbrıs’ın gaz yatakları açısından çok iyi değerlendirilmesi gerektiği uyarısında
bulunan Prof. Dr. Ortaylı, bu yıl “Enerjide Dönüşüm ve Değişim” temasıyla düzenlenen 25.
ICCI Uluslararası Enerji ve Çevre Fuarı ve Konferansı’nda “Enerji Tarihi ve Savaşları” başlığı
altında Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakan Danışmanı Barış Sanlı’nın sorularını yanıtladı.

İlber Ortaylı’dan önemli tespitler

İstanbul Fuar Merkezi’nde 30 Mayıs akşamına kadar devam edecek olan 25. ICCI
Uluslararası Enerji ve Çevre Fuarı ve Konferansı, sektörü ünlü konuşmacılarla da bir araya
getiriyor. Konferansın ilk gününün en önemli konuşmacılarından biri Prof. Dr. İlber Ortaylı
oldu. Prof. Dr. Ortaylı, Doğu Akdeniz ve Kıbrıs açıklarındaki gaz yataklarından Azerbaycan
ile enerji alanındaki yakın ilişkiye, nükleer enerjiden rüzgar güllerine kadar birçok farklı
konuya değindi.

Akdeniz’in en verimli bölümünün Doğu Akdeniz olduğunu söyleyerek konuşmasına başlayan
Prof. Dr. İlber Ortaylı, “Buranın nasıl verimli bir bölge olduğunu bilmeden şansımızı kendimiz
yarattık. Bu bölgenin en verimli ovası olan Çukurova ve bölgesine tarih boyunca yatırımlar
yapılmış. 2 milyar dolar ihracat hacmi bulunmasına rağmen ne yazık ki şu an kullanılamıyor”
ifadelerini kullandı.

Katar’la ittifak içinde bulunmamız çok iyi

Kuzey Kıbrıs konusunda önemli değerlendirmelerde bulunan Ortaylı, “Tek şansımız Kuzey
Kıbrıs’ın elde olması. Sanıyorum bu gaz yatakları Kuzey Kıbrıs’a kadar uzanıyor. Dünya
enerji konusunda ham petrolden gaza doğru yöneliyor. Şu anda bu Katar’da var. Bu nedenle
Katar’la ittifak içinde bulunmamız çok iyi. Doğu Akdeniz bereketli bir bölge ve buna sahip
çıkmamız lazım” diye konuştu.

Nükleer enerjiye rüzgar gülü ile cevap veremezsiniz

Prof Dr. İlber Ortaylı tarihi ve coğrafi bilgiler dışında yatırımlar konusunda da görüşlerini
dinleyicilerle paylaştı. “Rüzgar güllerinin kullanılacağı bir bölgeye hava yolu yapamazsınız.
Hem hava yolu yatırımları hem de rüzgar potansiyeli sekteye uğrar. Güneşte ise depolama
teknolojisini bir halletsek Türkiye güneş enerjisini çok rahat kullanabilir” diyen Prof. Ortaylı,
yenilenebilir enerji yatırımları konusunda olumlu olduğunu vurgulamakla birlikte “Nükleer
enerjiye karşı rüzgar gülüyle cevap veremezsiniz. Bugün sadece Rusya, Amerika İran değil Hindistan, Pakistan gibi ülkelerin ortasında olup da Küçükçekmece’deki küçük bir santralle
yola devam edemeyiz” değerlendirmesini yaptı.

Enerji politikalarının ve kaynakların düzenlenmesinin devlette olmasının ve bunun sınırlı
sorumlu kişilere bırakılmamasının gerektiğini söyleyen Prof. Dr. Ortaylı, “Orta Doğu ve Doğu
Akdeniz’de kaynaklara hükmetmemiz gerek. AB’nin ve Türkiye’nin Pazar anlamında bir arada
olmasının imkanı yok. Enerji ve maden kaynağı olmayan bir ülke ile AB enerjisini bölüşür
mü?” şeklinde konuştu.

Gelecekte en büyük savaş su savaşı olacak

Suyun önemine de ayrıca dikkat çeken Prof. Dr. İlber Ortaylı, “Gelecekte savaş, su savaşı
olacak. En büyük kaynak su. En büyük enerji su. Petrol içebilir misiniz? Türkiye, su savaşına
girdi. Bir şeyler yaptı, şimdi o kaynakları korumak zorundayız” dedi.

Azerbaycan’la ilişkileri önemsiyorum

Türkiye’nin Azerbaycan’la olan yakın ilişkisi konusunda da görüş bildiren Ortaylı,
“Azerbaycan’ın enerji kaynaklarının dışarıyla bağlantısını sağlayacak yer Türkiye. Orada
kontrol kurmamız lazım. İktisadi ve idari ilişkileri kontrol etmeliyiz” şeklinde konuştu.

Prof Dr. İlber Ortaylı sözlerini enerji sektörünün genç elemanlarına yönelik verdiği öğütler ile
şöyle tamamladı: “Okulda öğrendikleriniz yol gösterir ancak labirentin kesin çıkışını
göstermez. Soru sormayı öğrenmek, etrafı görmek, tanımak zorundasınız”.