Kalkınmada aslan payı yoksulun
Ekonomik kalkınmadan en büyük payı yoksul kesim aldı. Büyümeyle beraber günlük harcaması 4.3 doların altında yaşayan kişi sayısı son 13 yılda 20 milyondan 1.25 milyona düştü. 18 milyon kişinin gelir seviyesinde iyileşme görüldü.
Hükümetin yürüttüğü istihdam, yatırım, üretim, sosyal politikaları meyvelerini verdi, ekonomik kalkınmadan en büyük payı yoksul kesim aldı. Türkiye ekonomisindeki büyümeyle beraber günlük harcaması 4.3 doların altında yaşayan kişi sayısı son 13 yılda 20 milyondan 1.25 milyona düştü. Böylece yaklaşık 18 milyon kişinin gelir seviyesinde iyileşme görüldü. Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, en zengin yüzde 20’lik kesimin toplam gelirden aldığı payın azaldığına dikkat çekerek, “Buna karşın yoksul kesimin gelirden aldığı pay arttı. Mutlak yoksulluk sıfıra indirilirken, tüm kesimlerinde refah seviyesinde yükselme yaşanıyor. İki yıl önce hane halkı geliri reel olarak yüzde 12 artarken, en düşük yüzde 25’lik grupta artış yüzde 18 oldu” dedi.
GENÇLERE FIRSAT EŞİTLİĞİ: Ekonomik istikrar ve büyümenin sonucunda yoksulluğun hızla azaldığını belirten Yılmaz, Türkiye’deki refah artışına ilişkin şu mesajları verdi.
YOKSULLUK SIFIRLANACAK: Mutlak ve göreli yoksulluk oranlarında önemli aşama kaydedildi. 1994’te yüzde 1.1 ve 2002’de yüzde 0.2 olan aşırı yoksulların (günlük 1.25 dolar altında) yaşayanların oranı 2006’da sıfıra düştü. Kişi başı günlük harcaması 43 doların altında kalan fert oranı 2002’de yüzde 30.3’ken 2014’te 1.62’ye geriledi. Göreli yoksullukta da iyileşmeler yaşanıyor. 2006’da yüzde 18.6 olan medyan gelirin (en düşük gelirden en yüksek gelire doğru yapılan sıralamada ortada olan gelir) yüzde 50’si baz alındığında yoksulluk oranı 2014’te yüzde 15’e düştü. Mutlak yoksulluk sıfırlanacak.
GELİR EŞİTSİTSİZLİĞİ HIZLA AZALIYOR: Gelir eşitsizliğinde düşüş kaydedildi. Hane halkı kullanılabilir gelirine bakıldığında birinci yüzde 20’lik grubun payı 2006’da yüzde 5.8’ken 2014’te yüzde 6.5’e yükseldi. İkinci ve üçüncü yüzdelik grupların payları azaldı. Gelir dağılımı adaletini gösteren gini katsayısı aynı dönemde 0.403’ten 0.379’a, en zengin yüzde 20’lik grubun en yoksul yüzde 20’lik grubun gelir payına oranı da 8’den 6.9’a geriledi.
SOSYAL YARDIMLAR %1.24’E ÇIKTI
ÇOK BOYUTLU YAKLAŞIM: Makro ekonomik istikrar ve büyümenin yanı sıra, eğitim, sağlık, çalışma hayatı ve sosyal güvenlik gibi sektörel politikalarla kişilerin refah seviyesi yükseltilmeye çalışılıyor. Dezavantajlı kesimlerin durumlarını düzeltmeye yönelik önemli iyileşmeler sağlandı. Sosyal yardımların GSYH içindeki payı 2002’de yüzde 0.39’ken 2014’te yüzde 1.24’e çıktı.
FIRSAT EŞİTLİĞİ: Düşük gelirli hanelerde çocuk sayısı diğerlerine göre daha fazla. Bu çocukların eğitim ve sağlık hizmetlerine erişiminin artırılması ve ileriki yaşlarda daha yüksek gelir elde etme şansları artırılacak.
OECD ÜLKELERİ İÇİNDE EN DÜŞÜK: Türkiye’de hane halklarının borç düzeyi OECD ülkeleri arasında en düşüklerden biri oldu. Önümüzdeki dönemde mutlak yoksulluk sıfıra, göreli yoksulluk oranının da AB ortalamasına yaklaştırılmasına yönelik çok yönlü politikalarımız sürecek.
Sabah